Yazar: Imece

Wo-Co platformu, “Wo-Desk”, “Wo-Academy”, “Wo-Gap”, “Wo-Home” ve “Wo-Coin” modüllerinden oluşacak şekilde tasarlanmıştır. Platformda kurumsal şirket çalışanına bilgi (Wo-Academy), ilham (Wo-Gap) ve pratik (Wo-Desk) sağlayacak 3 temel modül bulunuyor. Bunun yanı sıra, Destek Programı’nın öncesinde, kadınların iş hayatında yükselmesine engel olan meseleler için destekleyici unsurdaki 2 ek modül olarak Wo-Home ve Wo-Coin’in de yer alması planlandı. Wo-Co platformu, Destek Programı ilk çalışmasıyla beraber modüllerinde elemeye gitti. Amaçlarının kısa vadede gerçekleşmesi amacı ile tek modülde çeşitli içeriklerin sunulması kararlaştırıldı. Fikir doğrulama çalışmasının en büyük öğrenimi, fikirlerine gerçek projeksiyondan bakmak oldu.

Yaratmayı hedefledikleri sosyal etkiyi modellerken faydalanıcıları daha yakından tanımaları gerektiğini öğrenimleriyle, reflect ilk çalışmadan kadın tekstil çalışanlarına ve lise çağındaki dezavantajlı kız çocuklarına yöneltecekleri sorular ile ayrıldı. İlk çalışmayı takip eden günlerde, bu iki grupla bir araya gelerek birebir ihtiyaçlarını, isteklerini ve geliştirmek istedikleri yönlerini belirlediler.

Öğrenme Tasarımları, projelerinin Destek Programı başvuru sürecinde iskeleti oluşturdu. İlk çalışmada ise, derinlemesine analizler yaparak projelerinin şekillenmesini sağladılar. Bu süreçte ekip olarak planlı çalışmayı ve parçaları ilişkilendirerek bütüne ulaşmayı öğrendiler. Aynı zamanda konu hakkındaki ağlar ve kaynaklarla neler yapabileceklerini fark ettiler.

monolab ekibi, Ada Kızları projesiyle Destek Programı’na başvurmadan önce yaptıkları yoğun bir araştırmalarla projelerinin ana hatlarını belirledi. Katıldıkları ilk çalışmada, çözüm geliştirdikleri problemleri kanvas üzerinde netleştirerek, grupladılar. Çözüm için yol haritası çizerek görüşmelerde soracakları soruları somutlaştırdılar.

Ladybirdlist ekibi, yapılan ilk çalışma sonrasında amaçları doğrultusunda hangi varsayımları test etmeleri gerektiğini düşündü ve bu bağlamda iç görülerini zenginleştirmek adına girişimciler ve yatırımcılarla görüşmeler yapmaları gerektiğine karar verdiler. Ulaşmaları gereken girişimci ve yatırımcı tiplerini belirleyerek saha çalışmalarında öğrenmek istediklerini ölçen soru listeleri çıkardılar.

Maide ekibi, başvurudan sonra ekip olarak katıldıkları çalışmada aldıkları “İnsan Odaklı Tasarım Eğitimi” ile birlikte kanvas üzerinde projelerini koçlarıyla birlikte detaylarıyla ele aldılar. Tekrar sahaya çıkıp hipotezleri test etmeden önce müşterilerin ve faydalanıcıların geliştirilmesinde ilerleme kaydettiler.

Ekip projelerinden çok sorunu önemsiyor. Araçları olan futbolun çok kuvvetli olduğunu bu süreçte bir kez daha gören Kızlar Sahada Akademi, sorunu farklı çözme yöntemleri olabileceğinin farkında. imece Destek Programı’nın ilk çalışmasıyla beraber varsayımlarını sorgulamaya başladılar. Çalışmadan sonra, projenin sürdürülebilirliği için alternatif fonlama seçenekleri araştırmak üzere yola çıktılar.

Kadın Eli ekibi kadınlara başarabileceklerinin sınırı olmadığını anlatmayı hedeflerken; onların ihtiyaçlarını farklı bakış açılarıyla detaylı bir şekilde göz önünde bulundurmaları gerektiğini gözlemledi. Destek Programı’nın ilk çalışması sırasında ise kadınların hayatlarındaki değişime hazır olmaları için öncelikle eğitimlerinin içeriklerini derinleştirmeleri gerektiğini keşfetti. Mentorluk programında eğitim verecek kişileri belirlerken, çok daha geniş bir alanı tarayabileceklerini ve planlarının bir sınırı olmaması gerektiği öğrenimiyle yola çıktı.

Empatikly, ilk Destek Programı çalışmasında projenin kökeninde yatan problemi ve ihtiyacı hikayesiyle birlikte detaylı bir şekilde belirledi. Projenin merkezine doğru probleme ve ihtiyaca doğru çözümü önerdiklerine emin olmayı alan ekip, çalışma sonrasında varsayımları test edebilecekleri saha araştırması yapmaya, faydalanıcı ve müşteri görüşmelerine başladı. Ekip ayrıca hem hukuk, hem de teknoloji alanında uzman görüşmeleri yapmaya başladı.

Çocuk, hem aile hem de çevreden aldığı mesaj ve öğretilerle ilk 5 yılda zekâ, yetenek, dil ve karakter gelişiminin temellerini tamamlıyor. Bu nedenle, BabyAcademy, sadece anne değil, babanın da çocuğun bakım ve gelişiminde görev aldığı ve sorumlulukları paylaştığı; çocuğa cinsel kimliğinden önce, “yapabildiklerinin / yeteneklerinin” ve “yapabileceklerinin / potansiyelinin” öğretildiği bir toplum hayaliyle Destek Programı’na başvurdu. Takım, projenin hedef kitlesinin ve içgörülerinin her yönüyle ve tüm paydaşlarıyla detaylı değerlendirilmesi ve babanın sürece nasıl daha fazla dahil edilebileceğini anlamak üzere yola çıktı.

Senfoni ekibi kuluçka sürecinde yeni bir internet sitesi geliştirdi. Ebeveyn ve çocuklardan oluşan 200 katılımcı ile birlikte 15 tane atölye gerçekleştiren ekip, atölyelerini artık “Ludik” olarak adlandırıyor. Ekip aynı zamanda ebeveynler ve çocukların vakit geçirebilecekleri çocuk dostu etkinlik mekânlarını ve mahalli değerleri derledi. Sosyal medyada kurdukları grup üzerinden ağlarını 260 üyeye çıkardılar.

Sürece Minizma ismiyle başlayan ekip, ön kuluçka finalinin ardından yeni bir kurumsal kimlik geliştirdi ve hem girişimlerinin ismini, hem de dijital platformları olan bambuakademi’yi Mektepp olarak değiştirdi. İnternet sitelerini açarak, öğretmenlerin kullanması için 18 yeni içerik girdi. Bu içerikler, öğretmenler tarafından üretiliyor ve derslerde uygulanacak sınıf içi etkinlikleri içeriyor. Kuluçka süreci boyunca Mektepp ekibi, komünite oluşturma hedefine de yoğunlaşarak Mektepp-öğretmen buluşmaları düzenledi. Online eğitim araçları, yeni nesil öğrenme ortamlarında sınıf, farklılaştırılmış eğitim ve çocuk merkezli eğitim gibi konulara odaklanan buluşmalarda komünitelerine 46 yeni öğretmeni dahil ettiler.

Ön kuluçka finalinden itibaren etki alanını genişleten Hayal Gücü Merkezi, paydaş sayılarını artırarak ulaştığı çocuk sayısını 3000’den 4000’e çıkardı. Sağladıkları içerikleri ölçeklendirerek, eğitmen eğitimi, kurumsal dönüşüm ve öğrenme deneyimi tasarımı olmak üzere 3 ana başlıkta topladı. Mobil uygulama geliştirme ve test süreci tamamlandı. Kurumsal iş birlikleri kurmak için ise görüşmeler devam ediyor.

Toyi ekibi, kuluçka sürecinde yeni bir kurumsal kimlik geliştirdi. Üretim süreçlerini, 3 boyutlu baskıdan, kalıplama yöntemine çevirerek seri üretime geçebilir hâle getirdiler. 11 atölye düzenleyerek 250 çocuğa ulaşan Toyi, Unilever ile dezavantajlı bölgelerde sosyal etki yaratmak için beraber atölye çalışmaları uygulamak üzere bir kurumsal iş birliği geliştiriyor. Ekip, aynı zamanda Almanya’da gerçekleşen oyuncak fuarı Spielwarenmesse’ye katıldı.